himmetdede ve özgecmişi


      17 asırda yapıldığı sanılan onarım bekleyen camii! 


        17 aSIRDA YAPILMIŞ OLAN ÇEŞMEMİZ. 

 A
TATÜRK’ Mustafa Kemal, 1919 Samsun’a çıkıp Erzurum ve Sivas kongrelerinden dönerken, 21 Ararlık 1919 Pazar günü Himmetdede Köyü’nde bulunan (Zaptiye) Karakoluna uğrayıp, köylünün yakın ilgisi ile karşılaşıp, burada kahve içip, ikram edilen pekmez ve yumurta yiyerek Mucur, istikametinde seyir etmek üzere ayrılmışlardır.(**)

(**) Mazhar Müfit KANSU Hatırat Sayfa-29.

TÜRKMEN’ BOY’LARININ ANADOLU’YA YERLEŞMESİ!
       
Konumuzla, direkt ilgili olduğu için, Kayseri’nin tarihi geçmişine kısaca göz atalım!
Dört bin yıllık maziye sahip olan, uzun yıllar çeşitli uygarlıkların hüküm sürdüğü önemli coğrafi yapısı ve stratejik konumu ile savaşlarla tarihe damgasını vurmuş, birçok tarihi olaya tanıklık etmiş olan önemli bir yerleşim yeridir…
1067 yılında Afşin Bey tarafından fethedilen Kayseri’ Türk uygarlığına Sosyal ve kültürel etkinliklerinin, Türk adet ve ananelerinin yaklaşık on asır gibi bir zaman diliminden günümüze kadar, Türklüğün ve İslam dininin önemli merkezi sayılacak bir kent olma gururunu taşımıştır…
Bu yıllarda Orta Asya’dan akın, akın TÜRK OĞUZ BOYU’NA mensup kabilelerin Anadolu’ya gelerek, Kayseri’ şehir merkezini, İlçelerini ve Kızılırmak çevresini (Kıyı Irmak Nahiyesi) yurt tutmuşlardır…
(*) Kıyı ırmak Nahiyesi’ Kızılırmak havzası boyunca. Tekgöz köprüsünden başlayıp ve Kapadokya bölgesine ulaşan. Yuvalı,  Bayramhacı köylerini de içine alan, uzun yıllar yerleşime beşiklik etmiş olan bir bölgedir…
Kıyı Irmak nahiyesi’ Yuvalı köyü olup. 1831 yılında, vergi amaçlı yapılan nüfus sayımında. Sadece, erkeklerin kaydedildiği 216 erkek tespit edilmiş olan Yuvalı’ köyü, bir o kadar da kadın eklenirse, 84 hanede 430 un üzerinde bir nüfusa sahip olduğu anlaşılmaktadır…
Nahiye Kenarı Irmak’ Unvanı’da, “NAHİYE KENARI IRMAK. No: 136. Sahife 179. Sıra 63. Hicri 992” Osmanlı’ dönemi belgesi ile Bayramhacı köyüne verilmiştir. 1831 Yılında yapılan Nüfus sayımında, Bayramhacı köyü nüfusu 159 erkek olduğu ve bir o kadar da kadın eklenirse 56 Hane’de 320 civarında bir nüfusa sahip yerleşim yeri olduğu anlaşılmaktadır…
1243 ve 1277 yıllarında, Moğolların Anadolu’yu ve Kayseri’yi iki kez ele geçirip işgal etmeleri, yakıp yıkarak Türk uygarlığı Tarihinde derin acıları yaşayan, yağmalama, can kaybı ve çoğunluğunun esir olarak alındığı, On binlerce insanın kıyım edildiği bir yer olmuştur…
Tarihten asla silinmeyecek katliam ve hezimet yaşanmıştır…
Bazı kaynaklar 1220 yılında Kayseri’nin nüfusunun 120 bin olduğundan bahsederken! 
Bu olayların ardından geçen yaklaşık 280 yıl sonra, 1500 lü yıllarda hala belini doğrultamayan, Kayseri’nin nüfusu, köyleri dahil olmak kaydı ile, sadece 38 bin olması KATLİAM’IN ne denli büyük olduğunun göstergesidir!
Kayseri’ Karaman Vilayeti'ne bağlı iken, H.920/M.1520'de sayıma tabi tutulan Kayseri'de; Merkez Kasaba (Şehir), Sahra, Koramaz, Cebeli Ali, Cebeli Erciyes, Karakaya, Kenarı Irmak, Malya, Karataş, Bozatlu olmak üzere 10 nahiye, 86 köy, 276 mezra'a, 121 cemaat kayıtlı bulunmakta idi. Ayrıca Karahisar (Yeşilhisar) Kazası da Kayseri Kazası'na bağlı idi.
Moğol yıkımının ardından, nüfusun minimum seviyelerde oluşu, üretim ekonomisinin tükendiği, yaralarını sarmaya çalışarak ayakta kalmaya gayret eden Kayseri; 1511'de Şahkulu ve Celâli isyanları, 16. yy. sonrası Karayazıcı isyanı, 1624'te de Abaza Mehmet Paşa isyanı gibi önemli siyasi ve kanlı olaylara sahne olmuştur.
Osmanlı Yönetimi’ yukarıda ki isyanlar ve ayaklanmaların ardından 1813 yılında baş gösteren Ayanlar’ın zulmüne son verebilmiştir!
1831 yılında asayişi sağlamış olan Osmanlı yönetimi Kayseri’de İlk Nüfus sayımını yapılmasını sağlamıştır!
1867'de yürürlüğe giren Vilâyet Nizâmnâmesi'yle Kayseri Sancağı, Ankara Vilayeti'ne bağlanmıştır. 1908'de II. Meşrutiyet'in ilanından sonra yine Ankara'ya bağlı olan Kayseri'nin 2 kazası, l nahiyesi ve 181 köyü bulunmaktaydı.
Bu dönemde müstakil bir mutasarrıflık olan Kayseri, Cumhuriyetle birlikte 1924 Anayasası çerçevesinde "Vilayet" olmuştur. 1928'de Kayseri; Merkez, İncesu, Bünyan, Develü, Aziziye (Pınarbaşı) olmak üzere 5 kaza, 21 nahiye ve 314 köyden ibaretti. 1935 nüfus sayımında Ürgüp Kazası'nın da Kayseri'ye bağlı olduğu görülür. Daha sonra bu idari birimi Nevşehir'e bağlanmıştır.
11’ inci asırda huzur bulabileceklerini sandıkları Anadolu’ya yerleşen. Çilelerini, çekerek bu güne gelen TÜRK OĞUZ Boyu’nun ve bütün Türk Aleminin bu tür badireleri bir daha yaşamaması asıl arzumuzdur:
Türk Boyunun Tarihine baktığımızda MÖ 700 yıllarında “TURUK” adında bir kavmin mevcut olduğunu görmekteyiz.

HİMMETDEDE’Yİ İLK KURANLAR KİMLERDİR!
 
Ata yurdu Altaylar’dan kalkıp Horasan’a göç eden Türk, Oğuz, Türkmen boyu. Kabilesine mensup topluluğun’ kollara ayrılarak Anadolu’nun bir çok yerine dağılmış olduğunu görmekteyiz.
Bir çoğu, İpek yolu boyunca Tomarza, Kayseri ve çevresini VATAN’ olarak benimsemişler ve Yurt’ tutmuşlardır.
Kayseri’ Boğaz köprüsünden’ yaklaşık beş kilometre Ankara istikametinde, bugün için İncesu ilçesine bağlı Süksün kasabasının doğu istikametinde ki sırtlarda uzun süreli yerleşim olduğu anlatılmaktadır…
 Hayvancılığa elverişli yerler araştırılarak, yaklaşık’ 15 asırda’ Hacı Bayramı veli Hz.lerinin talebeleri olan. Akşemseddin Hz. Ömer Sikkini. Şücaeddin-i Karamani. Şeyh Baba Nahhas-ı. Ankaravi. Selahaddin-i Bolevi. Muslihiddin Halife. Yazıcıoğlu Mehmed ve Ahmed-i Bican. Eşrefoğlu Rûmi. Muzaffer-i Larendevi. Musa Dede. Seyhi. Yusuf Seferihisari. Ramazanü’i Edirne-vi’ ler.  Gibi, Himmetdede Hz.lerinin de Hacı Bayramı Veli Hz.lerinin de bir müridi olması ve Ebû Hamid-i Velî. Hazretlerinin’ can dostu olması. Bu bölgenin “Güvenli ve de Ulu bir kişiye yakın olmak bize yeterli” diyerek.
1223-528 rakım yüksekliğinde ki Himmetdede’ Hz. lerinin yaşadığı yerin kuzey istikametinde ki’ Kuyulu tarla denilen mevkide ikamet etmeye başlamışlardır…
Kalıntılarının mevcut olduğu bu günkü mağaralar, oyularak hayvanlarına barınak olarak kullanmışlardır.
Kabilenin’ genişlemesi, ailelerin bir kısmının Akkale’ ön adı Ahmet Hisarı’ denilen ve Cumhuriyet öncesi yıllarda, Kıyı ırmak Nahiyesi’ olarak kayıtlarda geçen bölgeye yerleşmişlerdir.
Bölge’ kışların sert ve soğuk olması nedeni ile konut olarak kullanılan yapıların, Güney yamaçlara yapıldığı dikkati çekmektedir!    
 Daha sonra ki yıllarda, başka bölgelerden de göçlerin olduğu ve bugün için herkesin biri birine akrabalık bağı’ olduğu görülmektedir…                            
1067 Yılından günümüze, Afşin Bey tarafından Kayseri’nin fethedilmesi ile Anadolu’ya gelerek, Merkez ve çevrelerini yurt tutarak, bu toprakları vatan olarak seçen atalarımızın yerleşim yeri olmuştur…
 
TÜRK OĞUZ BOYU’DAN olan TÜRKMEN kabileleri, Anadolu’yu mesken tutmalarının ardından çeşitli kıyımlara maruz kalmışlardır…
Nüfuslarının çoğunu Moğol istilası. Celali isyanı, Ayanlar ve bir çok isyanlların ardından mallarını, canlarını ve Tarihi belgelerini’ kaybetmişlerdir…
Türklüklerini, şahsiyetlerini, ve kimliklerini koruyarak bu güne gelmişlerdir…
Sakin verimli, otlak iyesi bol olan yerleri arayan; Anadolu’nun çeşitli yerlerine dağılmış Türkmen kabilelerinden ayrılmış olan üç aile Çocukları ve koyun sürüleri ile İpek yolunun geçtiği Himmetdede’ye gelerek yerleşmişlerdir…
Himmetdede’ Hz.lerinin Ulu bir zat olması, yaşına hürmeten Himmet Dede’ denilmesi bu yerin Himmetdede olarak günümüze kadar taşımıştır.
 İpek Yolunun üzerinde olması ile Asırlarca Kervancılara hizmet veren 3 adet konaklama Han’ı ve bezir yağı üretimi yaparak ticarette ki yerini korumuştur. Yakın zamanlara kadar hizmet veren çanak çömlek atölyesi de bulmakta idi…
Türkmenlerin ata mesleği olan hayvancılık. 1900 lü yıllarda (her sürünün ortalama 350 ila 400 koyundan oluştuğu) 40 ila 50 sürü oluşu! Bu yörenin hayvancılığa verdiği önemin bir kanıtıdır…
Bu gün itibariyle otlak iye’lerin azalması ile ata mesleği olan hayvancılığın son nefeslerini verdiği dönemleri yaşamaktadır…
Bu gün ise halkın büyük bölümü ziraat, kısmen hayvancılık ve bina yapımında kullanılan taş ocaklarında, kasaba dahilinde bulunan iş yerlerinde çalışmaktadır. Gelir kaynakları genelde tarıma dayalıdır…
Maden olarak Tras taşı ve Traverten çıkmaktadır.
Doğuyu batıya bağlayan kara yolu üzerinde olup Ankara’ya 270 Km mesafededir.
Himmetdede’ de, İlk okul yapılıncaya kadar, eğitim ve öğretim eski camide din dersleri ile birlikte, önceleri Osmanlıca’ sonraları da yeni Türkçe olarak ders verilmiştir.  
Himmetdede’nin doğu istikametinde olan ve bu gün için tren yolunun geçtiği yerin, bir göl halinde olması, bu bölgenin hayvancılık açısından cazip olduğunu göstermektedir. Bu göl, kara yolu ve demir yolunun inşaat çalışmaları nedeni ile Himmetdede merkezine yaklaşık 1500 metre doğu güney istikametinde ki boğazın açılması ile göl kurutularak arazi, kullanıma elverişli hale getirilmiştir…

 Himmetdede'nin Dünü Bu Günü ve Cografi Konumu.

Himmetdede’nin Rakım’ı: 1226-528

Himmetdede’nin tarihi, azami 300 yıl öncesine dayanmaktadır. Orta Anadolu coğrafisinin tipik örneklerinden biri olan. Kasabanın ilk yerleşimcileri bölgeye yerleşirken! Kendi kültür ve yaşam tarzlarını beraberinde getirmişler. Bu yaşam tarzlarını halen devam eden örf ve adetlerini yaşatmaktadırlar.

İklimi yaz ayları sıcak ve kurak, kış ayları ise soğuk ve sert geçer. Tarım ve Hayvancılığın yeni gelişmekte olduğu bölgede azda olsa sulu Tarım yapılabilmekte. Bunun için girişimler devam etmektedir!

Tarım ürünleri fazla çeşitlilik göstermemekle birlikte. Arazinin verim özelliklerine göre başta buğday olmak üzere arpa ve pancar üretimi yapılmaktadır.

Kasaba ekonomisinin en önemli geliri buğday üretimi olup. Son yıllardaki çıkışla hayvancılık ta önemli gelirler arasına girmiştir.

Ticaret hayatı fazla hareketli olmayıp. İhtiyaçların karşılanmasında dışarıya büyük ölçüde bağımlıdır.

Halk küçük çapta ihtiyaçlarını! Kasabada bulunan sayılı ticarethanelerden karşılamakta. Büyük bölümünü ise dışarıdan karşılamaktadır. Buda kasabanın gelişmesini engelleyen önemli faktörlerin başında gelmektedir.

Kasabanın halkının büyük bölümü işsiz ve fakir! Genellikle yaz aylarında taş ocaklarında çalışmakta. Kış aylarında ise işsiz kalmaktadırlar. Bu ailelere yılın büyük bölümünde hiçbir gelir sağlanamaz.

Son yıllarda bu aileler yeni iş arama yollarına başvurmuş. Küçük bir kısmı da olsa Sosyal Güvenceli işlere girmiş. Bu ailelerde maddi bir refah sağlamıştır. Azda olsa her ay alınan bir gelir elde edilmiştir.

Yeni kuşaklarda’ Okuma, yazma oranı % 98 oranında olup. Kasabada ilköğretim okulları ve lise öğrenime açıktır.

Kasaba Belediye teşkilatı ile idare edilmekte olup. 3 muhtarlık hizmet vermektedir.

Kasabaya bağlı Düver, Elmalı, Yukarı Hasinli, Eski Ömerler, Karakimse, Kalkancık, Yuvalı, Bayram hacı ve Kaş köyleri bulunmaktadır. 

Himmetdede’ 1926 yılında Nahiye statüsüne kavuşmuş. Belediye teşkilatı kurulana kadar bu şekilde idare edilmiştir. 

Himmetdede Belediyesi’ 1972 yılında nüfus la kurulmuş.

İlk Belediye Başkanı olarak Adalet Partisi adayı merhum Kenan TAN seçilmiştir.

Kasabanın çok önemli ve acil işlerinin yanı sıra İmar planlaması. Mücavir alanlarının belirlenmesi. İçme suyu şebekesinin yapımı. Hizmet binası ve ek tesislerinin yapımı gibi işler bu dönemde gerçekleşmiş.

Şehre göç önlenmeye çalışılmıştır. Bu dönemde personel sıkıntısı çekilmesine rağmen.

İktidar partisinin büyük desteğini almış. Belediye tarihinin en verimli dönemi bu dönem olarak gösterilebilir.

Hizmet Binası. Lokanta. Otopark. Şehir içme suyu şebekesinin getirilmesi. Araç gereç alımı bu dönemin en önemli işleri arasındadır.

Ayrıca Himmetdede Hazretleri Türbesi ilk ve ciddi onarımını bu dönemde yaşamıştır. Türbenin’ bakım onarımı yanı sıra! Çevresinin yeşillendirilerek şu anki güzel görünümü o dönemin belediye başkanı Kenan TAN’ın eseridir.

Himmetdede Belediyesinin 18 ay süren bu döneminin ardından. 2 Başkan olarak merhum Mustafa BULUT seçilmiş. Bu dönemde daha önce yapımına başlanan ve yarım kalmış içme suyu şebekesi tamamlanmış. Ayrıca Beldenin ihtiyacı olan Fırını tamamlanmıştır.

Bu dönem Himmetdede Beldesinin kısır çekişmelerin en çok yaşandığı dönem olarak görülmüş.

Himmetdede Belediyesinin 3 dönem Başkanı Merhum Avni KARADAŞ’tır, 1978 yılında başlayan bu dönemin en önemli icraatı! Kasabada bulunan ve işsiz gezen gençlere dışarıdan iş bulunması ile Kasabadaki göç oluşumunun başlangıcı olmuştur! Bu dönem 12 EYLÜL 1980 ihtilali ile sona ermiş! Belediye Başkanlığı görevi Askeri Hükümet tarafından kasabada görev yapan bir memura verilerek Kasabanın gelişmesine önemli bir darbe vurulmuştur!

Bu dönem içinde hiçbir hizmet verilmemiştir. Belediyenin borçları ödenemez duruma gelinmiştir. Bu döneme kadar birçok aile şehirlere göç etmiş olması! Kasabada ikamet eden bazı devlet memurları da. Görevleri burada olmasına karşın! Kayseri de ikamet etmeye başlamışlardır. Bu durum’ zaten az sayıda bulunan esnaf ve sanatkarı olumsuz etkilemiştir.

Askeri hükümetten sonra yapılan seçimleri’ 1. Başkan olan merhum Kenan TAN kazanmış. Çift Göz Termal tesislerinin yapımına başlamış.

Bu tesisin yapım amacı’ yıllardır hiçbir geliri olmayan Belediyeye sürekli bir gelir kaynağı sağlamak. Belediyenin kendi yağıyla kavrulmasını, daha sonrada kasabada istediği her hizmeti yapmaktı!

Ayrıca Akkale Mevkiinde bulunan! Yıllardır Yuvalı köyünün de sahiplendiği bir alan olan! Yaklaşık 40.000 dönüm civarında ( 1 dönüm 1600 M2 dir. 64,000 dekar! ) bir araziyi de Himmetdede Belediyesinin mal varlığına katmıştır.

Uzun uğraşlar ve Mahkemeler sonucu Başkanın istediği arazi Belediyenin mülkiyetine geçmiş. Tesisler ve Hamam yapılmış. Büyük umutlarla hizmete sokulmuştur.

Ancak önceleri 39 c olan su sıcaklığının. Suyun çoğaltılması arzusu ile vurulan sondajın. Mevcut sıcak suya soğuk su karışması neticesi ile. su ısısının kaybına meydan vermesi.

İleride bu tesisin yalnızca yaz aylarında çalışacağı. Bununda su sıcaklık derecesinin düşük olması.

Hamam olarak kullanılan bölümlerin 39 c ısısının hesaplanarak yapılmış olması! Tesisin çok geniş ve yüksek olduğu! Bu nedenle zaten sıcak olmayan suyun! Yaz aylarının etkisi geçtikçe soğuduğu. Tesise bu dönem dışında kimsenin gelmediği görülecekti.

Ancak o dönemin bir diğer kazancı! Bölgeye dikilen ve şimdi bile çok hoş görüntü veren yeşillendirme faaliyetiydi! Bölgeye yaklaşık 4000 binden fazla Çam. Akasya ve çeşitli meyve ağaçları. Kavak dikimi bu dönemde yapılmıştır.

Himmetdede Belediyesi bu dönemin ardından! Yine parlak sayılabilecek döneme girecek.

Merhum Başkan Kenan TAN’ın halefi olarak getireceği merhum. Adil ÖZIŞIK yeni seçimleri kazanarak. Belediye Başkanı olacaktır. Bu Dönemde Anavatan Partisinin şaşalı döneminin yanı sıra. Belediye Başkanı da bu partiden seçilmiştir.

İlk etapta Belediye’ye gerekli Traktör. Vidanjör (Araz öz). Traktör Kepçe. Bir adette Makam otosu alınmıştır.

Kasabada başıboş vaziyetteki derelerin ıslahı yapılmaya başlanmıştır. Aynı zamanda Çiftgöz Termal Tesislerinin (Kaplıca) suyunun ısıtılması için. M.T.A. Enstitüsü Genel Müdürlüğünden yardım istenmiş. Jeoloji mühendisleri’ bölgede inceleme başlatmış. Belirlenen yerlere sondaj vurulmaya başlanmıştır.

Üç yere vurulan sondaj sonucu! Tam bir hayal kırıklığı olmuş! Daha önceleri vurulan sondajın hasarını telafi edememiştir.

Su bir türlü istenilen dereceyi bulmamış. 32 derecede kalmıştır. Bu işler sonucu Belediye önemli miktarda borca girmiş. Bir önceki dönemde işe alınan 13 geçici işçi! Yasal hakları olan Sendikaya üye oldukları gerekçesiyle işten çıkarılmış. Haklarını Mahkeme yoluyla aramaya başlamışlardır.

Belediye Başkanı Adil ÖZIŞIK’ 05.03.1992 Çarşamba günü iş için gittiği Ankara’dan dönüşte! Kırşehir Mucur arasında geçirdiği trafik kazası sonucu vefat etmişti! Allah Rahmet eylesin!

Başkanın ölümünün ardından! Belediye Meclisi yaptığı toplantıda! Üyelerden eski Belediye Başkanı. Merhum Avni KARADAŞ’I yeniden Başkanlığa seçerek Belediyeyi yapılacak ara seçimlere götürmesi sağlanmıştır.

Yapılan ara seçimlerde! S.D.H. Parti adayı Erol UZUN’ Başkan olarak ayrılmış. 18 ay sürecek bir dönemde işçi mahkemeleri. Önceki borç ödemeleri ile uğraşmış. Kayseri Büyükşehir belediyesinin yardımları ile. 4 km asfalt yapılmış. Fakat Devlet yardımı alamadığından! Yatırım yapamamıştır.

İcraatlarının bazıları! Otobüs durağı. 1 Adet Umumi WC: Bu dönemin göze çarpan işlerinin başında gelmektedir.

Ayrıca bu dönemde Kayseri Büyükşehir Belediyesi tarafından. Kasabaya düzenli otobüs seferleri yapılmış. Kasabalı bu hizmetten uzun süre yararlanmıştır.

Bu dönemde Çiftgöz Kaplıcasını kiralayan olmadığından! Belediye elemanları tarafından işletilip korunmuştur.

18 aylık dönemden sonra! Yapılan Genel Mahalli İdareler seçiminde bu kez ilk defa! M.H.P den aday olan Mustafa AKDAŞ’ Belediye Başkanı olarak göreve başlayacak.

5 yıl sürecek görev döneminde! Refah Partisi. Anavatan Partisine geçerek! Bir ilk’e imza atacaktır. Bu dönem Kasabaya yatırım olarak! 9 adet ek sanayi dükkanı. Parkların yapımı olarak damgasını vuracaktır.

Ayrıca’ Belediye binasının kasabada olmayan Lise öğrenimi için. Milli Eğitime devredilmesi. Şehit P. Er Kemal ERGEN Lisesinin kuruluşu olacaktır. Lise ilk yıl fazla rağbet görmemesine karşılık. İleride Kayseri Eğitiminde ilk 5’e girerek önemli söz sahibi olacaktır.

Çevre köyler içinde aranılan ve öğrencilerin de! Kayseri de bulunan okulları tercih etmeden burada öğrenim görmelerini sağlayan. Lise halen eğitim ve öğrenimine devam etmektedir.

Belediye bu yıllar içinde! 2 adet Damperli kamyon. Bir adet Çevre Bakanlığından hibe edilen Traktör almıştır.

Belediye hizmet binası olarak! Belediyenin malı olan! Eski lokanta ve otel binasının! Belediye binasına dönüştürülerek. Hizmete sokulmuş ve halen hizmet binası olarak kullanılmaktadır.

Bu dönemde yapılan eski, yeni bütün sanayi dükkanları ve belediye arsaları vatandaşa satılmış ve önemli bir gelir sağlanmıştır!

         Ayrıca bu dönemin büyük kısmında! Kayseri B.Ş.Belediyesinin çok önemli yardımları sayesinde! Park yapımı ve tali yolların asfaltlanması sağlanmıştır.

15/04/1999 Tarihinde Mustafa KÖKER DYP partisinden belediye başkanı seçilmiştir!               

                                                     Mustafa TAN

                                                     (TANOĞLU)

İLETİŞİM
 
 
Bugün 1 ziyaretçi (1 klik) kişi burdaydı!
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol